Anne sütü ile beslenme bebeğin sağlıklı büyüme ve gelişmesi için ve ileriki yaşlardaki sağlığı için eşsiz bir fırsattırBebek için biyolojik ve geleneksel bir beslenme yoludur. Anne ve bebek arasındaki duygusal bağı oluşturan önemli bir faktördür. Bebeğin nörolojik ve duygusal gelişimi açısından da çok önemlidir. İlk altı ay tek başına anne sütü bebeğin su dâhil tüm ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Anne sütü güvenli, temiz, içerdiği fonksiyonel bileşenler ve canlı hücrelerle birçok hastalığa karşı koruyucu özelliği olan bir besindir. Tek başına anne sütü ile bu koruyuculuk özelliği daha da yüksektir ama ne olursa olsun az ya da çok anne sütü her şekilde teşvik edilmelidir. Anne sütünün daha uzun süreli verilebilmesi, anne sütünün özellikle mikrobesin açısından eksiksiz olması ve bu arada annenin kendi depolarını koruyabilmesi için emziren annenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi de şarttır.
Anne sütü, bebeğin büyümesi ve gelişmesi için gerekli besinleri ideal miktarlarda barındıran ve bebeğin fizyolojik gereksinimlerine göre (örneğin gestasyon haftası) farklı içerik sunabilen dinamik bir sıvıdır. İçerdiği besinlerin miktarı ideale yakın olduğu gibi, bazı maddeler yolu ile besinlerin emilimini ve kullanımını da ideal kılar. Kalsiyum, demir ve B12 vitamini bu besinler arasında sayılabilir. Anne sütü birtakım biyoaktif moleküller de içerir ve bu moleküller bebeğe en hassas olduğu bu dönemde dışarıdan destek sağlar. Bu bileşenler patojenik mikroorganizmalara karşı pasif koruma sağlayanlar ve doğrudan bebeğin mukozal immün yanıtını değiştirenler olmak üzere iki gruba ayrılabilir. Ayrıca anne sütü oligosakkaritleri gibi bazı besin bileşenleri de bebeğin bağırsak mikrobiyotasını değiştirerek hem intestinal bariyer fonksiyonu üzerine hem de sistemik immün olgunlaşma üzerine etkili olur. Başarılı emzirme Doğumu takiben ilk birkaç gün salınan süte kolostrum adı verilir. Kolostrum, annenin emzirme tekniğini kavrayıp alışması için gereken süre içinde bebeğe yeterli enerji ve besin maddelerini ve yüksek miktarda koruyucu antikorları temin eden süttür. İlk günlerde miktarı az olsa da bebek için yeterli olacağı ve miktarın artması için bebeğin sık ve etkili emmesinin gerekliliği annelere anlatılmalıdır. Başarılı emzirme için tüm sağlık personelinin bu konuda eğitimli ve istekli olması, eğitimin gebelik döneminde başlaması, anneye bu konuda destek ve yardımın hemen doğum sonrası başlaması, bebeğe su da dâhil başka hiçbir gıda, sıvı verilmemesi, anne ile bebeğin aynı odayı paylaşması, bebek her istediğinde emzirilmesi ve emzik biberondan kaçınılması önerilmektedir.
Özetle anne sütü ile beslenme ile ilgili olarak sağlıklı miyadında bebekler için aşağıdaki öneriler sunulmalıdır:
Başarılı emzirme için 10 adım
En önemli kontraendikasyon annenin HIV (Human Immunodeficiency Virus) enfeksiyonudur. DSÖ, anne sütü ile enfeksiyon bulaşımını en aza indirmek için anne sütü yerine güvenli, ulaşılabilir bir besin verilebilecek ise anne sütü verilmemesini, ancak bu sağlanamazsa ilk ay tek başına anne sütü verilmesini önermektedir. Gelişmemiş ülkelerde bulaşma riski açısından tek başına anne sütünün baskın olarak anne sütü alımı ya da karışık beslenmeden daha avantajlı olduğunu gösteren yayınlar da vardır. Avrupa’da HIV pozitif annelerin emzirmemeleri önerilmektedir. Ülkemizde de HIV pozitif anneler bebekleri için temin edilebiliyorsa anne sütüne adapte formül sütler tercih etmelidir. T hücre lenfotrofik virüs (HTLV) tip 1 veya 2 ile bulaşık anneler, tedavi edilmemiş brusellalı veya tüberkülozlu anneler ve memesinde herpetik lezyonu olan anneler de emzirmemelidirler. En az iki hafta tedavi almış ve bulaştırıcılığı kalmamış tüberkülozlu anneler emzirmeye devam edebilirler.2528 CDC (Centers for Disease Control and Prevention: Hastalık Kontrolü ve Önlenmesi Merkezi) 2009 yılında H1N1 enfeksiyonu geçiren annelerin ateş düşünceye kadar bebeklerinden ayrılmaları gerektiğini ancak sağılmış sütlerinin verilebileceğini beyan etmiştir. Hepatit B veya C’li anneler bebeklerini emzirebilirler. Anne sütü yoluyla geçen CMV (sitomegalovirüs) infeksiyonu miyadında bebeklerde genellikle asemptomatiktir ancak prematüre bebekler için ciddi hastalık tablosu riski daha yüksektir; bu nedenle 1500 gramın altında ya da 32 haftadan küçük bebekler CMV-seropozitif anneleri tarafından emzirilecek ise kar-zarar oranı düşünülmelidir. Anne sütünün pastörizasyonu enfeksiyonu önler, dondurma viral yükü azaltarak bulaşımı önleyebilir. Tanısal ve tedavi amaçlı radyoizotoplara maruz kalan annelerin de bebeklerini emzirmemeleri gerekmektedir. Benzer şekilde sitostatikler, altın bileşikleri, iyot bazlı x-ışını kontrast solüsyonlar da kesin kontrendike ilaçlardır. Birçok ilaç anne sütüne geçse de birçoğu subklinik düzeydedir ve genellikle bebekte problem oluşturmaz. Ancak emziren annelerin kullandıkları ilacı hekimleri ile değerlendirmeleri ve hekimin kararı çok önemlidir. Çevresel kimyasallara maruz kalınması emzirme için bir kontrendikasyon yaratmamaktadır zira anne sütündeki kimyasal zararlılar bile anne sütünden faydalanmayı engellememelidir. Klasik galaktozemi, uzun zincirli yağ asidi oksidasyon defekti, konjenital laktaz eksikliği diğer kontrendikasyonlardır. Fenilketonüride kontrollü emzirme önerilmektedir. Anne sütünün bir süreliğine (ilaç kullanımı) veya kalıcı olarak verilmeyeceği dönemde mastit gelişimini önlemek için anne sütü aniden kesilmemeli, bir süre sağılmalıdır. Daha sonra yeniden emzirmenin başlatılacağı durumlarda da anne sütü üretiminin devam etmesi için sağılma önerilmelidir.
Doğrudan anne memesinden beslenme idealdir, ancak bazı durumlarda sütün sağılarak saklanması gerekebilir. Bu durumlar:
Anne sütü el pompaları ile sağılabileceği gibi biraz daha pahalı olsa da elektrikli pompalarla da sağılabilir. Elektrikli pompalar uygun basınç ve frekans ile süt sağma işini gerçekleştirir. Çift taraflı sağabilen pompalar zaman tasarrufu nedeni ile tercih edilebilir. Anne sütü el ile de sağılabilir. Elle sağma nasıl yapılmalı?
Annenin bebekten uzak kaldığı dönemde sağılan ve doğru koşullarda saklanan sütler hem bebek için gerektiği zaman kullanılabilmesi hem de annenin süt üretiminin devamı için faydalıdır. Anne sütü, oda ısısında en fazla üç (3) saat, buzdolabında yetmişiki (72) saat, üç (3) gün, derin dondurucuda üç (3) ay güvenle saklanabilir (oda ısısında bekletirken olabildiğince serin tutmak, buzdolabı, ve derin dondurucuda dolabın en arkasında tutmak kuraldır). Süt sağılmadan önce ellerin yıkanması, temiz, tercihen cam bir kapta ağzı sıkıca kapatılacak şekilde saklanması, her bir kabın üzerine tarih yazılması, öncelikle eski tarihlilerin kullanılması, ziyan olmaması için 100-300 mililitrelik miktarlarda saklanması, önceden dondurulmuş sütlerin üstüne ek yapılmaması önerilmektedir. Özellikle üç aydan küçük bebeklerde kapların sterilizasyonu (kaynatma olabilir) önemlidir. Dondurulmuş sütler kullanım öncesi direk oda ısısında değil buzdolabında çözdürülmelidir. Bu sütler direk ısıya maruz bırakılmadan benmari usulü sıcak su bulunan kaplarda ılıtıldıktan sonra bebeğe verilmelidir. Çözdürülen sütler yeniden derin dondurucuya konulamaz. Dolaptan çıkartılıp ılıştırılan sütler ise 3 saat içerisinde kullanılmalıdır. Diğer Beslenme Şekilleri Annede, emzirmek için kesin kontrendikasyon yoksa anne sütünün yeniden özendirilmesi, yeniden laktasyonun başlatılması için destek verilmesi önemlidir. Emme sorunu nedeni ile anne sütü alamayan bebekler için formül süt yerine anne sütünün sağılarak verilmesi önemle tavsiye edilir. Tüm bunlara rağmen, anne sütünün verilemediği durumlarda, anne sütü yerine formül sütler verilebilir. Anne sütü içeriği taklit edilerek hazırlanmış olsalar da, bu ürünlerin anne sütü için geçerli olan tüm avantajları sunma şansı yoktur. Yine de standart bir başlangıç sütü tek başına verildiğinde ilk altı ayı içinde olan bir bebeğin tüm beslenme gereksinimlerini karşılar. Herhangi bir sebeple anne sütü alamayacak olan bir bebeğin annesi bu konuda bilgilendirilmeli, emzirme yöntemi tekrar değerlendirilmeli ve emzirme teşvik edilmelidir. Ancak tüm uğraşlara rağmen emzirme mümkün olamıyorsa, en uygun formül süt seçimi, güvenli ve doğru hazırlanması ve doğru beslenme teknikleri açısından anne desteklenmelidir. Altı aydan küçük bebeklerde anne sütünün yeterli olmadığı durumlarda katı gıdaya erken başlamak yerine süt öğünü olarak formül sütler tercih edilmelidir. Tüm uğraşlara rağmen anne sütü alamayan bebekler aşağıdaki belirtilen besinleri tüketmelidir:
Eğer bebeğinizi kısmen ya da tamamen
Emzirme sırasında gebelik Kitapçığın ilk bölümlerinde de görüldüğü gibi anne sütü ikinci yılında da bebeğin enerji ve besin ögeleri gereksinimlerinin büyük bir bölümünü karşılamaktadır. 3 yıla gelindiğinde ise çocuk artık aile besinlerini çok kolaylıkla tüketebilir ve malnütrisyon riski de daha azdır. Emzirme artık yavaş yavaş bırakılmalıdır. Çocuk özellikle hastaysa, yorgunsa ya da üzgünse bu dönemde bile annesini emmek isteyebilir. Birçok anne bebeğini emzirirken hamile kalırsa emzirmeyi hemen bırakması gerektiğine inanır. Bu gerekli değildir. Sütü bebeği için zararlı değildir. Ancak kasılmaları, ağrısı ve benzeri sıkıntıları varsa doktor kontrolü sonucunda bırakmasına karar verilmeli, aksi takdirde emzirmeye devam etmelidir. Eğer kasılmalar ya da benzeri olumsuzluklar nedeni ile bırakacaksa bile emzirmeyi aniden bırakmamalıdır. Aniden sütü kesmek bebeği üzecektir. |
850 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |